Babamı Bulmak
Annem “Senin baban var ama nerde, bilmiyorum “ dedikten sonra bana duvarlar boyunca uzanan kitaplığını göstererek “Ama bak bir sürü kitabın var” demişti.
"Yazmak, bir nevi intihardır, ama okur da cellattır." – Franz Kafka"
"Yazmak, bir nevi intihardır, ama okur da cellattır." – Franz Kafka"
Annem “Senin baban var ama nerde, bilmiyorum “ dedikten sonra bana duvarlar boyunca uzanan kitaplığını göstererek “Ama bak bir sürü kitabın var” demişti.
Bir kertenkele dile gelirse neler anlatır?
Galaktik Irk'a dayanan sürüngen tarihini bir de onların ağzından dinleyin!
Yaralılardan bir çoğunun kadın olduğunu öğrendiğimde düşüncelerim ya da zihinsel oyunlarım şöyle ses veriyordu:Siyasetle hiç ilgilenmezler:gerçek gözlerinin önünde olup bitenlerdir,maskeli balonun neden yapıldığını bile bilmezler. Siyaset gözle görünen bir şey değildir.
Taksim Meydanı’nın göbeğinde geceyarısına doğru, elindeki bir bidon benzini kafasından aşağı boca ettikten sonra; bir elde çakmak, diğer elde İngiliz Konsolosluğu’nun vize başvurusu sıra numarasıyla avaz avaz, “O TRUK Bakanı istiyommmmmm” diye bağırmaya başlamıştı...
\- “Ne olacak bu zamların, enflasyonun sonu?” demişler. Bir de başbakanları -onların Ulu’su oluyor-: “Ücretler zam oranında arttırılıp, eşitlenecek” demiş. Demiş, ama zamlar maaşları çoktan geçmiş bile. “Ne olacak bu işin sonu, siz ne dersiniz?”diyorlar.
Sevgin yanan gönlüme su, gözlerin talihime pusu, özlemin severek yattığım ölüm uykusu oldu.
Şarkılar yemeğim, şiirler ekmeğim artık.
İçtim sabahlara kadar. Meyhane köşelerinde seni........
Uzun parmakları salkım söğüt gibi dizlerinin üzerine koyduğu bileklerinden sarkıyordu. Elleri yılgın yılgın uzanıyordu boşlukta.Uzun uzun ellerini seyretti Delav
ve sessizliği bozan yine Segıra oldu.
Annesi hastalanan bir kızın öyküsü.................
göbeğinize hiç baktınız mı? onun alaycı bakışlarına hedef oldunuz mu? onunla hiç konuştunuz mu?
Yansımalar sonbaharı,sonbaharda Firkatı anlatır bana..
Ahmet ve Nihat adında iki arkadas varmış. Aynı okulda okuyorlarmış. Ahmet İstanbul'da yaşayan, evi, arabası yeterince parası olan biriymiş. Nihat memleketten İstanbul'a gelmiş zor şartlar altında yaşayarak okuyormuş. Bunlar zamanla daha da iyi arkadaş ,,,,,,,,,,,