Sıra Kimde
Kısa boylu olmasına rağmen biraz kumral, zeytin gözlü, tavşan burnu, ince dudakları, kıvırcık saçları ile gerçekten çok yakışıklı bir adam.Ayna da yakışıklı suratını doya doya izledi.
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Kısa boylu olmasına rağmen biraz kumral, zeytin gözlü, tavşan burnu, ince dudakları, kıvırcık saçları ile gerçekten çok yakışıklı bir adam.Ayna da yakışıklı suratını doya doya izledi.
Okuduktan sonra herkes için indirim anlamına gelen bu ifade yeni manası ile hayatınızda yer bulacak.
Yıkılmış şekilde evine gelen bu adamın bu yıkılmışlığının sebebi ne olabilir ki böylesine tuhaf şeyler yaşamaktadır...
Hikayenin damıtılmış özünü alabilmeniz için yazıldı ve beğendiyseniz yorumlarda sizlerden gelecek beğenilere göre
\- Atatürk ile ilgili kitapların, kütüphane dışına çıkmasına izin verilmediğini öğrendim. Size söz veriyorum, 2 veya 3 gün içinde bu kitapları getireceğim. Sizden rica ediyorum. Artık soruşturma almak istemiyorum diye, adeta yalvarıyordum...
Kerem Eksen
Kimi becerikli kadınlarımız dışında, dolması, kızartması, musakkası ve tatlısı dışında yemeği pek yapılmayan kabaktan bakın ne kadar yemek üretilebiliyor? callama kabak, pekmezli kabak, yarmalı kabak, sütlü kabak, erikli kabak, yoğurtlu kabak, derken; çintmesi, sebzelisi, oturtması, cevizlemesi, kalyesi, üzümlüsü, bayıldısı, mücveri, pidesi, babucakisi, çorbası, granitesi, grateni, omleti, keki, bastısı
Teyze, ama benim annem babam yok ki demesi ile hiç düşünmeden,
O halde ninen vardır, değil mi? diye sesimi yüksek çıkartmış ve azarlamıştım...
Toplantı tıkanarak sonlanmıştı. Ev sahibi olarak işveren tarafından sözcü konumunda olduğu anlaşılan Hüsam Bey, “ Oturun beyler! Sabahın bu saatinde birer sade kahve daha içelim de açılalım biraz. Ondan sonra gidersiniz.” dedi. Aslında bu öneri asla kabul görmeyecek gibiydi. İşte ne olduysa o dakikada oldu! Hüsam Bey, diye
“ Bakın” dedi. “ Herkesin gerçekleşmesini umduğu düşleri olur. Düş kurmak iyi oyuncular için yalnızca bir oyalanmaca dan ibaret değildir. Gençsiniz, eminim ki anlıyorsunuz beni. Şirketimizin bunca yıllık başarısının ardında gerçekle düş arasındaki espriyi yakalayabilmiş dinamik bir kadronun payı olduğuna inanıyorum. Kendinizden bahsederken lütfen bunu da dikkate alın!
Babamı götürüyorlar, onu kaybediyorum. Askeri kamyonlara bindirilen insanlar son sürat götürülüyor. Korku içinde, telaşla bir sokağa giriyorum. Bir haykırış daha: "Dur kımıldama, eller yukarı" Akşam karanlığında bu sokakta başka askerler, başka bir grup insanı duvara dizmiş bekliyor.
Caracalla yüksek bir tepeden vadiye bakıyordu.Uzun boylu oldukça yakışıklı sayılırdı.Kayalıklarda iç hesaplaşmasını yapıyordu.Domna onu pers prensesiyle evlendirmek istiyordu ama onun gönlü İyonun kardeşi Nerva daydı.Bir çok kez onunla evlenmek istediyse de Nerva tarafında reddedildi.Nerva Makedon kralı makrekus ile evlendi.
"Uyandım...
Bunu, gözlerime hücum eden ışık huzmeleriyle anladım. Işığın büyülü dansı vardı gözlerimin önünde. Bu cümbüş, bu curcuna, bu heyecan dalgası, bu oyun... Bu oyunun içinden geçmeden yeni bir güne başlayamam ben. Ancak bu oyunla ışır içim, ancak o zaman görürüm yanımı yöremi. Ve yaklaşık sekiz
‘’Uyu sen uyu‘’ dedi alaylı alaylı. ‘’Sen uyu Halkın Kurtulmuşçuları duvarlarımızı yazsınlar!’’
Fakir Baykurt