"Yazmak, varoluşsal bir bunalımın, kağıda dökülmüş, estetik bir intikamıdır." – Franz Kafka"

Deneme

Tijen Hasçilingir"den Ters Köşeye Yatıran Resimler

Küçük yaramaz bir kadının renkli gölgesi tuvallerin üzerinde yürüyor. Sek sek oynayan soket çoraplı bir kızın adımlarıyla eteklerinde maviden fıstık yeşillerine, mordan pembelere kadar rengarenk bir dünyanın izlerini bırakarak yürüyor. Arada bir kadının sureti vuruyor tuvale, kim olduğunu çıkaramıyoruz. Sahi, bu kim? Hatırası giderek uzaklaşmış, silinmeye yüz tutmuş

Seçim

Dışına çıkıp hayatın içindeki kendini ve geri kalan herşeyi seyretmek acı verir. Tarif edilmez bir acı.
Sensin ve değilsin. Parçalanmış bir nesne veya boyut değiştirmiş olduğunu sanırsın. Fantastik bir filmin içinde olduğunu düşünürsün, oysa herşey çok gerçek. Hayat: acıtan, gerçek.
Gazeteleri karıştırır, tv kanallarını

Nevşehir Buluşması

lk gezi durağımız Kaymaklıda bulunan yer altı şehri idi. Burasını ben, daha önce görmüştüm. Yer altında tehlikelerden ve düşmanlardan korunmak amacıyla bir mağara şehri yapılmıştı. Burasını yıllar önce bölgeye gelen hristiyan misyonerlerin yaptığını öğrendik. Amaç tamamen güvenlik idi. Yer altı, dar geçitlerle birbirine bağlanmış ve kilometrelerce uzunlukta adeta

Bî Bedel Peri

O, Öyle alımlı bir peri ki billûr tebesümdür elinde bardak, dilinde söz. Konuşsa çağıl çağıl, sussa ipek tül; ne farkeder adı gül yahut betül. Suyun berraklığı kıskanır saflığını. Çayın buğusu imenir gözlerindeki neme. Harfler adını yazarken erir sulara. Gözler, hasret hasretinden uykulara. Gülde haset, lâlede gam nedeni; incecik

Sürek Avı

Aslında en çok canımızı yakan gerçekleşmeyen hayaller değil, sürekli bir boyunduruktan yada nasıl desem Sartereın Bulantı
romanında bahsettiği bir iç sıkıntısından kurtulamayışımız. Ruhuna hükmeden acımasız bir güç insanlığınla ilgili ne varsa silip süpürüyor.

Ruhumuza Bakan Atatürk ve Korkut Uluğ

İnsanın ruhuna dokunan bir şeyler var bu gözlerde. Binlerce kelime sadece duygu olup insanı ele geçiriyor. Bunu yüreğinde hisseden bir Fransız soylusu geçtiğimiz yıllarda Mustafa Kemal Paşa’nın tablosunu satın almak ister. Bundan bir kaç yıl önce, Paris Louvre Müzesi Carousell Salon Sergisinde yer alan Atatürk portresi Fransız soylusunu

Fahişelik... Durmadan Büyüyen Bir Pazar

İki konser kapıp dünyalığı çıkarmak için muktedirin elini ayağını öpüyorsun. Muteber sanatçısın.
Para için, güç için, o zavallı çirkin başına bir şey gelmesin diye kalemini, beynini, ruhunu satıyorsun. Muteber yazarsın, gazetecisin.

An'lar

Anlar olur, doğru kelimeyi bulamaz insan, halini anlatamaz, senden anlamanı bekler. Gizemi çözecek bir ipucu arar durursun, sonra tahminlerde bulunursun. O an, bil ki, gerçeğin yolunda, lakin çok uzağında olursun.
Bil ki, insan halin bu; çaresiz, çareler arayıp duran. Kendini kilitlediğin zindanda esirsin.
Özgürlüğün

Kola'yı Millîleştirmenin Kolay Yolu

Önce selâm sonra kelâm “düsturunca, söze başlamak ve güzel şeyler yazmak niyetiyle oturdum masaya.Fakat neşemi kaçıracak bir manzara kuşatıverdi hayalhânemi.Niyetimin diyetini verip”Damdan
dama atla yâr, Osman’a yandım”türküsü eşliğinde başka bir konuya
geçtim.

Başa Dön