Doğruya Doğru
Uzaklaşmak… Her şeyi bir kenara bırakmak… Çekip gitmek uzak dünyalara… Kimsesizce…
"“Yazdığın her cümle, sabah kahvesi gibidir; iyi değilse, kimse uyanmaz.” – Franz Kafka"
"“Yazdığın her cümle, sabah kahvesi gibidir; iyi değilse, kimse uyanmaz.” – Franz Kafka"
Uzaklaşmak… Her şeyi bir kenara bırakmak… Çekip gitmek uzak dünyalara… Kimsesizce…
Şimdi bir belden aşağım tamamen uyuşuk Ayaklarımı oynatamıyorum Sanki ağır bir kaya koymuşlar belimden aşağıBedenimi ise hiç oynatamıyorumGözlerimi açmak istiyorumAçamıyorumAğır geliyor kirpiklerim gözkapaklarıma
Cılız ışıklar ardından gelen yoğun ışıklar, aralarına girmiş karanlık bir boşluk. Deniz varsayıyorum boşluğu. Kapkara bir gece, kapkara bir deniz. Ben denizim, deniz benim, denizde bir tekneyim.
Neyse o, yani tam da bir kurbandan başka bir şey, bir ölüm-için-varlıktan başka bir şey ve dolayısıyla ölümlü bir varlıktan başka bir şey. Bir ölümsüz: İnsanın başına gelebilecek en kötü durumlar, O kendini hayatın karmakarışık ve zorbaca akışı içinde ayrı bir yere koyabildiği sürece, onun böyle olduğunu, yani
Acı bir feryat ile yerimden zıpladım. Sol elim bileğimden itibaren yoktu. Etrafımda onlarca köpekbalığı dolaşıyordu. Elim suya sarkmış olmalıydı. Kan kokusuna gelen her bir yaratık yatağına çarpıp, beni devirmeye çalışıyordu.
"Bu manifesto tarafımdan yazılmıştır. Bir tembelin nasıl bir zahmete girip bu kadar düşünerek bu yazıyı kaleme aldığını varın siz düşünün."
İsmi lazım değil bir ülkede olan bitenle ilgili küçük bir masal. Gerçek kişi ve kuruluşlarla ilgisi yoktur :)
Güne, Hüseyin abinin kalın ve otoriter sesiyle uyandım...Zoraki kalktım.Yorganım bile, yorgunluktan ağırlaşmıştı nedense...hayır hayır ! kirlilikten diyelim, içine girilesi değildi.
Arabasıyla geldi, üzerinde: meme uçlarını belirgin olarak gösteren, lacivert, dar badisi, altında kısa kot pantolonu vardı. Belli belirsiz makyaj yapmıştı.
Senin güzel dudaklarının her yerinin tadını alacak kadar da esnek. diye geçirdim içimden, o içle bir sigara çektim ama, nasıl öksürük bastı anlatamam. İlk aşkımla ilk karşılaşmamız ve ilk rezalet. Tüm şükürlerimi geri aldım;
Şükrüm geri!
Öteki tarafı görerek; –bu da duvarın üzerinde henüz karşılaşmadığım çatlakların, oyukların, deliklerin ortaya çıkmasıyla söz konusu olabilir– gördüklerimden birinin belki de birkaçının bu kapıdan geçmiş ya da geçebileceklerden bir tanesi veya daha fazlası olabileceği avuntusuna düşmedim. Çünkü eğer kapı açılmayacaksa ve ben içeriyi bir şekilde görebiliyorsam veya aynı
Bazen insanlar, başkalarının gururunu hoş bulmazken bunun kendi gururlarından kaynaklandığını farketmezler