Eksik Olan
Hayat o aynı hayat, asırlar öncesi olduğu gibinin aynısı. Kötülük içimize yerleşmesine izin verdiğimiz kadar çok. Yenilmez değil.
"Gelecek, şimdiki zamana bir borçtur; ama ne yazık ki, ödeme tarihi hep aynı kalıyor: 'Daha sonra'." – Ambrose Bierce"
"Gelecek, şimdiki zamana bir borçtur; ama ne yazık ki, ödeme tarihi hep aynı kalıyor: 'Daha sonra'." – Ambrose Bierce"
Hayat o aynı hayat, asırlar öncesi olduğu gibinin aynısı. Kötülük içimize yerleşmesine izin verdiğimiz kadar çok. Yenilmez değil.
Bazen uzun gelir yaşam süren, an olur bitsin istersin. Bazen ise uzatmaları dilersin. Nasıl bir ikilem ise...
Umutların, hayallerin, tüm yapmak istediklerin sırt çantanda biriken yükün olur. Ağırlaştığında tek tek çıkarıp atmak zorundasın. Hayat işte.
Pandemi, ruh ve beden sağlığımızı nasıl da etkiledi? Hadi hep birlikte bir hatırlama yolculuğuna çıkalım.
Bu metin, melankolik görünen ama içinde umut taşıyan bir ruhun derin ifadesi. Yazar, insanların sahte gülümsemelerinin ardındaki gerçekleri gördüğünü söylüyor. Toplumun dayattığı etiketlere aldırmadan, tüm zorluklara rağmen umudunu koruyan ve yeni dünyalar kurabilen insanların samimi anlatımı. Gerçek gülüşlerin değerini ve yürekteki genişliği vurgulayan, içten bir düşünce akışı.
Acaba yazdıklarım bir incir çekirdeğinin içini dolduruyor mu diye kendi kendime soruyorum sonra yazıp çizdiklerime bakınca doldurmayacak şeyler olduğunu düşünüyorum. Küçük, basit ve önemsiz konulardan söz açıyormuşum, onlar üzerinde zaman kaybediyormuşum gibi geliyor bana
Zayıflar ölürken, hayatları param parça olurken her şey olağan da, gücü olan kötülerin burnu kanadığında, kanatıldığında niye onları cezalandıranlar kötü oluyor?
Genel de çoğu kişi yaz tatilinde kitap tavsiyesinde bulunur ama ben böyle düşünmüyorum. Çünkü bana göre kitap okumanın herhangi bir mevsimi yoktur. Okumak isteyen için yazın, kışın da pekâlâ kitap okunur. Hem, Borges; Ben kendi payıma hazcı bir okurum; bugüne kadar tek bir kitabı bile yalnızca eski olduğu
Bu teknoloji yalnız yalan yakalamakta değil eğitime de uygulanırsa, bir matematik öğretmeninin anlattığı konunun ne kadarının anlaşıldığını, sağlık sektöründe ise kalp ritimlerine ek olarak, stres seviyelerinin, ruh hallerinin öğrenildiği bir duruma dönüşür.
Peki dünyada bunu politikacıların duygularını açığa çıkarmak için kullanabilir miyiz?
Zavallı torunum! Ona, ailesi olarak verdiğimiz değerin keşke binde birini Milli Eğitim Bakanlığı verebilseydi. Çoluk çocuğumuz bu çarpık düzenin, milli eğitimin yazboz politikalarının kurbanı olmasaydı.
Aşama bir; Varlığınızı bütünlediğini düşündüğünüz nesnelerin ne kadarından vazgeçebilirsiniz ?
Aşama iki; Vazgeçtiğinizi düşünürsek bu ne kadar sürer ?
Aşama üç; Her karar verdiğinizde uygulamayı hiç başlayamadığınız diyetler ya da sporlar gibi erteliyor musunuz ?
Hayatınızın içinde kendinizi büyüterek mi barınmak istiyorsunuz
İnsanı ve insan doğasını anlamaya çalışmanın zorluğunu, bireyin kendisiyle yüzleşmekten kaçışını ve toplumda kabul görme arzusunu derinlemesine irdeleyen düşündürücü bir metin. İnsan ruhunun karmaşıklığını ve varoluşsal çelişkilerini samimi bir dille ele alıyor.
Açlıktan ölen insanlardan belki de daha fazla, çok yemekten ölen insanların bulunduğu bir dünyada yaşıyorsunuz. Kimi ayda bir otomobil değiştirirken kimi de belediye otobüsüne binmeye para bulamıyor. Kimi bir gecede yüzbinlerce lira kazanırken, kimi ayda birkaç yüz lira gelir getiren işini bile kaybetme kaygısı yaşıyor. İnsanlar arasındaki gelir
Meraklı Eşek Arısı: Sözler kimin, senin mi?Sokrat: Bana ait olanlar da vardır, olmayanlar da. Hem bunun ne önemi var? Diyelim ki, canlı bir balığı denize attın. O kocaman denizde bu balık kimin, senin mi, benim mi yoksa bir başkasının mı? Düşünce denizindekiler için de bu geçerlidir.
B. Nihan Eren