Ayran Ýçen Çocuk
(Mehmet Önder) 4 Haziran 2013 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Annesinin sesi aðlamaklýydý, “Babasý yetiþ! Baðýr çaðýr, itele burkuþtur ses yok. Oðluma bir þeyler oldu.” Belki çýðlýk atacaktý, onu bile yapamýyordu þaþkýnlýktan.
|
|
Size Çýktý
(Mehmet Önder) 11 Aralýk 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Orta yaþlý sayýlýrlar, biri bay biri bayan; üniversiteden geliyorlarmýþ. Bizim mahallede çekiliþ yapmýþlar, ikramiye bize çýkmýþ. Yani durduk yerde. “Buyurun” dediler, kazandýðýnýz porselen tabak.
|
|
Ödemeler Camýz Kýrkýmýna
(Mehmet Önder) 16 Temmuz 2011 |
Ýronik |
| |
Ne zaman ki, ulusumuzun akciðer yapýsýnýn Wirginia tütünü içmeye uygun yaratýldýðý saptandý, iþler tersine döndü. |
|
Ýkinci Kanal
(Mehmet Önder) 2 Mayýs 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Sustu, düþüncelere daldý. Alýþýlmýþ hallerinden deðildi ama, uzun süre hiç konuþmadý. Belki ilk kez düþünüyordu, bi denli derin. |
|
Bir Darbe Masalý
(Mehmet Önder) 5 Haziran 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Kani efe muhtarlýðýný tam güvence altýna aldýktan sonra, konukevinin kapýsýný açtý. Ancak, içindekilere kahveden eve evden kehveye gidecek kadar serbestlik tanýdý. |
|
Borç Para
(Mehmet Önder) 26 Eylül 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Burada anlatýlan olay yaþanmýþ bir olaydýr. Yaklaþýk on beþ yýl yazacaðým diye niyetlendim, bir türlü olmadý, sonunda , Ýzmir Barosu'nun mizan dergisi Kantar için bir mizah yazýsý yazmam gerekti , tuttum zaten genel hatlarý aklýmda olan bu öyküyü yazýp gönderdim. Öykü yayýnlandý. Benim hayatta yazdýðým ilk öyküdür. |
|
Okumuþ Adam
(Mehmet Önder) 3 Ekim 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Yakýþýyor mu sana ? Bir de okumuþ adam olacaksýn. Sen böyle yaparsan okumamýþlar neler yapmaz ! |
|
Yankesici
(Mehmet Önder) 10 Ekim 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
O güne kadar hiç yankesici görmamiþtim. Yaý da ben öyle sanýyordum. Belki görmüþümdür de , sanatýný icra etmeye kalkýþmadýðýndan farkýna varmamýþýmdýr. |
|
Kim Bu Artist
(Mehmet Önder) 17 Ekim 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Baktým, pantolonun çizgileri çitter çifter olmuþ. "Anne çizgiler çift olmuuuþ !" dedim. Çok kýzdý. "Hadi hadi , alem tekini bulamaz..." |
|
Devlet Baþým Üstüne
(Mehmet Önder) 24 Ekim 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Þimdi iþ biraz ciddiye biniyor. Bu zayýf karayaðýz ,bencileyin Anadolu çocuðu görünümlü genç adam bizi teftiþ teftiþ edecek anlaþýlan. Olur. Devlettir. Baþýmýz üstüne... |
|
Koltuk Saðlam Olmalý
(Mehmet Önder) 29 Ekim 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
En son þanssýzlýðý geçenlerde koltukta yaþadým. Meðer onda da þansým yokmuþ. Çok gezip tozmadýðým için bilmiyordum. |
|
Zerdaliyi Kim Dikmiþ
(Mehmet Önder) 6 Kasým 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Avukatýn sermayesi çene; ama sende biraz sermaye sýkýntýsý var. Çoluk çocuk biz yardýmcý olmasak, duruþmalarda gýkýn çýkmayacak. |
|
Cankurtaran Amcanýn Cinleri
(Mehmet Önder) 14 Kasým 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Yenile kýsa boylu, tipsiz bir herif geldi mi ?
Herkes baþýný bana çevirince, o övgünün bana yapýldýðý anlaþýlýyordu. Adamýn gizli kamerasý mý var ne ? |
|
Zorlu Yolculuk
(Mehmet Önder) 22 Kasým 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Son dakikada benden üç beþ yýl önce doðmuþ görünümlü biri, soluk soluða geldi, yanýma oturdu:
- Selamünaleyküm. |
|
Halim Ýle Helga
(Mehmet Önder) 28 Kasým 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Gerçektan Alman kýzý Helga'nýn Halim'e "Sen Furunlu'da kimlerden olmak var ?" diye sormasý þaþýrtýcýydý. Doðrusu iþkillenmiþtim. |
|
Hasta Ziyareti
(Mehmet Önder) 5 Aralýk 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Gündüz Yunan askeri gelir, hayvan haþat, yiyecek içecek ne varsa toplarmýþ ya; gece de rahat yokmuþ. Hava kararýr kararmaz bu kez çeteler düze iner, onlar toplarmýþ ne var ne yok. Bir de erkeksiz ev görmeyegörsünmüþ namussuzlar. |
|
Nasýl Eylemci Oldum
(Mehmet Önder) 12 Aralýk 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Halayýn biteceði yok. Aklýma baþka çözüm yolu da gelmiyor. Artýk çalýþma saati içinde sigortaya ulaþamam. Müþteri aðýr para cezalarýný yedikten sonra olacaklarý düþünmek bile istemiyorum. |
|
Pakizenin Kot Pantolonu
(Mehmet Önder) 19 Aralýk 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Restoranýn giriþ kapýsýnda bir kýpýrdanma baþlayýp alkýþ tufaný da koptuðunda, soðuk mezelerin eser halindeki görüntüleri hiç de estetik durmuyordu. Ancak, açlýktan "Ulan" lý, "Herif"li sözcükler barýndýran tümceler, yerlerini "Sayýn"lý, "Kendileri"li olanlara býrakmýþtý. |
|
Saygýn Konuk
(Mehmet Önder) 26 Aralýk 2009 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ne yazýk ki Cavit de tanýmýyor. Aradan uzun yýllar geçmesine karþýn o saygýn konuðun kim olduðunu hala öðrenemedik. |
|
Büyük Baþkan Sen Çok Yaþa
(Mehmet Önder) 1 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Politikadan bir beklentisi olmayanlar, bir dönem girerler, meraklarýnýn kefaretini öderler, çýkarlar. Bundan sonra parti binalarýnýn bulunduðu sokaklar çok kalabalýk görünse gerek arka sokaklardan dolaþýrlar. |
|
Erika Yenge
(Mehmet Önder) 5 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Komþu Fatma Yenge'nin berduþ oðlu Niyazi, Alamanya'ya iþçi yazýlýp yýlýna varmadan, kolunda sarýþýn bir Alman dilberiyle dönünce, mahalleliyi bir meraktýr sardý. |
|
Büyümeyecek mi Bu Çocuk
(Mehmet Önder) 6 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Annemin tasarrufa düþkünlüðü her alanda kendini gösteriyordu. Örneðin; sofrada israf sýfýra yakýndý. "Arkanýzdan aðlar, yarýn ahirette karþýnýza çýkar !" diye diye kýrýntý bile býraktýrmýyordu. |
|
Tembellikten Emekli
(Mehmet Önder) 9 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bir daha on yýl sonra karþýlaþtýk. Bizim Murat, tembellikten emekli olmayý bekliyordu. Mahmut Amca'nýn saðlýk durumunu sordum:
"Turp turp" dedi. |
|
Lastiðin Kralý
(Mehmet Önder) 11 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ali amca duyduklarý karþýsýnda þüpheye düþtü. Aþaðýya indi baktý; bir þey anlayamadý. Okuldan çýkan baþka çocuklara baktýrdý; okuttu. Sonuç deðiþmiyordu: Fýsýk da fýsýk. |
|
Hýrsýza Çaðdaþ Ceza
(Mehmet Önder) 16 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ragýp amca hýrsýzlarý salýverecek, diye ödümüz kopmuþtu. Hep birlikte bir "Oh !" çektik. Ardýndan "Sen çok yaþa Ragýp amca" çýðlýklarý mahalleyi inletti. |
|
Kýz Beni Hala Seviyor
(Mehmet Önder) 23 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Anlaþýldý ki bu çocuk, beyin küçültülerek tasarlanmýþ bir varlýk. Genetiðiyle oynanmýþ bir tür gibi. Özellikle, ellerin bilekten aþaðýsý, hanýmlara karþý denetim dýþý tutulmuþ. |
|
Kan Tahlili
(Mehmet Önder) 30 Ocak 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Tam rahatsýzlýðýmý anlatmaya baþlayacaðým, doktor varlýðýmý hissetti. Benden önce o baþladý yakýnmaya:
- Ben hastayým ! |
|
Ali'nin Finosu
(Mehmet Önder) 6 Þubat 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Zavallý yaþlý, iki saat ölümün nasýl geldiðini, nasýl alýp gideceðini dinledi korkulu gözlerle. Hep birlikte uyuyormuþ gibi yaptýk da, amcayý azrailin elinden zor kurtardýk. Ali, uyumayan var mý, uyuyup uyanan var mý, diye bakýndý durdu geç saatlere kadar. |
|
Tren Bileti
(Mehmet Önder) 13 Þubat 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
O yýl da aynýsý oldu. Ben trene bininceye kadar, o binmiþ de saklanmýþ bile. Az sonra benim bilet savaþým baþlayacak. Evden tembihliyim; biletçi "Kaç yaþýndasýn?" diye sorarsa, "Daha yedisini doldurmadým emmi" diyecem. |
|
Eþekistan
(Mehmet Önder) 20 Þubat 2010 |
Halk Öyküleri |
| |
Çok uzak ülkelerden birinin ücra bir köþesinde eþeklerin yaþadýðý, adý üstünde Eþekistan diye bir memleket varmýþ... |
|
Çekinme Ye!
(Mehmet Önder) 27 Þubat 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Remzi mi? O beþ gül beþ yaprak. Adam yaþamayý biliyor. Her gece bir yerlerde keyifte. Evde tüneyecek diðil ya; tavuk mu bu? |
|
Nanik
(Mehmet Önder) 6 Mart 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Ýnsan kendi evini düneðini bilmemi galan! Ahacýk. |
|
Ýki Vesikalýk
(Mehmet Önder) 20 Mart 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Anne, bu böyle mi oluyordu? dedim.
O temkinli:
- Sesini çýkarma. Bunlar yeni makina, herhalde güllü çekip gülsüz çýkarýyordur. Sorup irezil olmayalým. |
|
Veresiyeyi Kestik
(Mehmet Önder) 3 Nisan 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Paketin üstündeki "Sigara Öldürür!" yazýsý þirinlikler yapa yapa gözümün içine bakýyor; ama olmaz...Tam kapýdan çýkacaðým, Ali arkamdan seslendi:
- Sigaran kaldý Mehmet abi.
Ardýma bile bakmadým:
- Vazgeçtim, saðlýða zararlý. |
|
Baðgurt
(Mehmet Önder) 17 Nisan 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
"Baðýmsýz" ne demek? Baðýný baðgurtlarýna yidirmiyle, baðý galmamýþ, demek... |
|
Biz Seni Ararýz
(Mehmet Önder) 24 Nisan 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Yalvar yakar, belediye baþkanýna telefon ettirmeyi, ardýndan baþkanýn makamýna çýkýp; ona da, kartvizitinin arkasýna "Hamilikart yakýnýmdýr" yazdýrýp almayý baþardým |
|
Ýdamlýk Osman
(Mehmet Önder) 8 Mayýs 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Osman, içerde yargýçlarý kalabalýk görünce, umutlandý. "Birinden biri beni anlar." diye düþündü. |
|
Bizim Parti Hangisi
(Mehmet Önder) 15 Mayýs 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Annem mutlu görünüyordu; hepimize gülücükler daðýtarak tek tek baktý, sonra da bir soru sordu:
- Demirli bir þey deðil miydi o? |
|
Lokantada
(Mehmet Önder) 22 Mayýs 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Küçüklerden, yerli malý haftasýnýn dýþalým ürünü çikolata, kola gibi gýdalarla kutlandýðýný duymak beni hem üzdü, hem de o yýllara götürdü. |
|
Hýrsýzýmdan Mektup Var
(Mehmet Önder) 29 Mayýs 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Çocuklar kalkýp "Bizim uykumuz geldi, yatacaðýz." deyince, babalarý arkalarýndan seslendi:
- Seyrek yatýn. Hýrsýzlar elinizi ayaðýnýzý çiðnemesin! |
|
Altýna Hücum
(Mehmet Önder) 12 Haziran 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Sallanan sarý lambalarýn yerini pahalý avizeler almýþ; gýcýrdayan koltuklar gitmiþ, yerini oturmaya kýyýlamayacak güzellikte yenilerine býrakmýþtý. |
|
Tezgahçý
(Mehmet Önder) 19 Haziran 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Kimi zaman “Öff. Þu memlekette hiç dürüst adam kalmamýþ mý?” deriz. Aslýnda o kadar da deðildir. Kötü adamlarýn sayýsý hep az olmuþtur. Ancak onlar çok kiþiye, hatta bir tanesi kýrk kiþiye namussuzluk hizmeti verdiði için ortalýk kötü adam kaynýyor sanýlýr. |
|
Ali Berber
(Mehmet Önder) 26 Haziran 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bir öyküde Kore Savaþý’nda Kuzey Koreli komünistlerle boðuþurken, konu deðiþir, onu birden seksen öncesi faþist avýnda bulursunuz.
…
|
|
Billur Kupalar
(Mehmet Önder) 3 Temmuz 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
"Zeki Müren Diþi" bardaklar. Bu on bir çay bardaðý, annemin en deðerli eþyalarýndandý. |
|
Bana Gýyasettin de
(Mehmet Önder) 10 Temmuz 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bunlarýn da tek kusuru adýmý bilememeleri. Ýkide birde de susayýp "Gapýsýnda gara köpek baðlý evin çocuðu" diye baðýrýp duruyorlar. |
|
Göz Üstünde Kaþ Olmasa
(Mehmet Önder) 14 Aðustos 2010 |
Ýronik |
| |
O gözlerin üstündeki kaþlar var ya, onlar varken bu nifaklar, bölünmeler hiç bir zaman sona ermez. Tüm kabahat kaþlarda, gözlerin üstünü iþgal eden o nifak odaklarýnda. |
|
Keçiler Kimin?
(Mehmet Önder) 5 Eylül 2010 |
Aný |
| |
- Keþide senin mi?
- Benim benim, hepsi benim. |
|
Havlu
(Mehmet Önder) 11 Eylül 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bir gün içime bir korku düþtü. Bu adam bir gün ayaklarýný da yýkamaya kalkar mý, yoktan bir kavga çýkarýp, elini ayaðýný tekme tokat üstümde siler mi? Siler.
|
|
Otlakçý
(Mehmet Önder) 18 Eylül 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ertesi gün iþe elinde eski bir gazete parçasý ile geldi. Sözde Amerikalý bilim adamlarý sigaranýn kanser etmediðini söylemiþler. Bunlar sömürgelere sigara satan þirketlerin aylýklýlarý olmalý, ama onun iþine geliyor; “Hastalanmazsýn, korkma” demek istiyor
|
|
Vur Amcaoðlu
(Mehmet Önder) 2 Ekim 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Vurma yahu. Sövme çocuklarýn yanýnda. Ah ben seni Balkanlar’ýn ve Ortadoðu’nun ilk mercimek heykeli yapardým ya, dua et konuðumsun. |
|
Yaz Saati Uygulamasý Sona Erdi
(Mehmet Önder) 9 Ekim 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Hani yaz baþýnda ileri, kýþ baþýnda yeniden geri alýnan, çok ilgimizi çekmediði için sýk sýk deðiþtiriliyormuþ gibi gelen bir yaz saati uygulamasý vardý ya; ben ondan hiç bir zaman bir þey anlamamýþýmdýr
|
|
Temini Güç Adam
(Mehmet Önder) 16 Ekim 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Allah baðýþlasýn. Yeðenimiz bir tane mi efendim?
- Yok, üç tane.
- Oh oh oh! En ideali efendim, en uygunu. Malumualiniz devlet katýnda makbul olan sayý da üçtür efendim.
|
|
Arabesk Bize Uymaz
(Mehmet Önder) 7 Kasým 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Hiç birini istemeyince “Canýn ne isterse ondan alayým” dedim; hiçbir þey istemem anlamýnda elinin dýþýyla öte götür iþareti yaptý. Ardýndan uzunca bir “off!” çekti; “Batsýn bu dünya!” diye de ekledi.
Ama bu da olmadý ki:
- Dur anacýðým, dedim, dur. O dediðin arabeske girer. Hiç olmaz. Bu gidenliklerden olmalý, türkü olmalý. Sana bir “Devrent Deresi” asýlývereyim mi þöyle, þifa niyetine?
- !
|
|
Radyo Tiyatrosu
(Mehmet Önder) 20 Kasým 2010 |
Çocuk |
| |
- Yete gari buba. Temelli gýrýlýrsa, ýradiyesiz galýrsak daha mý eyi?
…
|
|
Babasýna Çekmiþ
(Mehmet Önder) 5 Aralýk 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Hakaaan!
- …
- Aaaa Hakan!
Yine duymazdan gelince bir ilenç savuruyor:
- Hakanadlarýn kapansýn inþallah!
|
|
Ayten Toto
(Mehmet Önder) 25 Aralýk 2010 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Geleceðin piyangolara, çekiliþlere baðlandýðý bir ülkede böyle bir fýrsat dünyada kaçýrýlmazdý. Kaçýrýlmadý da; iþe mahalle esnafýndan berber Osman el attý.
|
|
Doðan Aðaya Ýhanet
(Mehmet Önder) 1 Ocak 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
En sonunda yeterince kültürel faaliyette bulunduðunu düþünmüþ olmalý gazeteyi elinden býraktý.
Ana baþlýða baktým: Doðaya Ýhanet. Altýndaki: Kuþ Cennetine Evler
Konacak.
Haklý bir eleþtiri.
|
|
Uyap Baðlanmýyor
(Mehmet Önder) 8 Ocak 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
“Bu öykü mahkemelerin çalýþmasýný düzenleyen Uyap sisteminin sýk sýk baðlanma sorunu yaþamasý nedeniyle ortaya çýkan aksaklýklarýn bir eleþtirisidir.”:
|
|
Usûlen
(Mehmet Önder) 29 Ocak 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ýþte bunun için geldim avukat bey. Bu borçtan kurtulmanýn usûlen bir yolu yok mu?” |
|
Fýkralar Yeterli
(Mehmet Önder) 13 Þubat 2011 |
Halk Öyküleri |
| |
Bizim toplumumuzu tanýmak için öyle derin derin araþtýrma yapmaya, büyük büyük sözler söylemeye hiç gerek yok. Bunun için fýkra gibi yaþanmýþ olaylar yeterli. Buyrun aklýma geliveren iki tanesine:
|
|
Bize Ne Oldu
(Mehmet Önder) 19 Þubat 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ýnanamýyorum! Bu insan, benim biricik sýra arkadaþým olamaz. O dürüst, kibar Halit gitmiþ, yerine bir canavar gelmiþ.
|
|
Nikah Tanýklýðý
(Mehmet Önder) 5 Mart 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Dünyada yetiþemem ben bu nikaha. Ah Hayri kardeþim, okul arkadaþým, benden baþka nikah tanýðý yok muydu koca kentte? En yakýn arkadaþý ben miþim de, daha yakýný yokmuþ da. |
|
Halamýn Kocasýnýn Adý
(Mehmet Önder) 19 Mart 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Halacýðým, ne zaman kocasýnýn adý anýlsa içlenirdi. Benden patent kirasý mý umardý bilmem, “Aaah adamcaðýzým. El kadar miras býraksa, köylü adýný koyacakmýþ” diye de hayýflanýr dururdu. |
|
Kuponlar Tamam
(Mehmet Önder) 2 Nisan 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ben hiç kupon biriktirmez, kupon karþýlýðý hediye daðýtan gazeteleri de almazdým. Ama çoluk çocuða karýþýnca kurallar esniyor. Ardýndan da kupon faslý baþlýyor. Yirmi sekiz kupona tencere, otuz kupona kazan
|
|
Kasabanýn Delisi
(Mehmet Önder) 16 Nisan 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
“Delinin iyisi senin sülalenden çýkar!” diye baðýra çaðýra içeri girdi. Hani burnundan soluyor, derler ya, öyle. Geldi, karþýmdaki koltuða oturdu:
- Bana bir dilekçe yaz. Yukarýya!
- Nereye yukarýya?
- En yukarýda kim var bilmiyor musun?
|
|
Asaletim Tasdik Olsa
(Mehmet Önder) 23 Nisan 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
O gün Birgül yengenin doðum günüydü.
Durun durun; önce bir soru sorayým: Siz hiç evli ve hastalýk derecesinde uçkur düþkünü bir þefin emrinde aday memur olarak çalýþtýnýz mý? Üstelik adam sicil amiriniz. Çalýþmadýysanýz ben söyleyeyim, çok zordur.
|
|
Nerden Çýktý Bu Saðsol
(Mehmet Önder) 30 Nisan 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Babam yine geç vakit geldi pazardan; ertesi gün bayram. Yeni giysileri, ayakkabýlarý görmek için sabýrsýzlanýyoruz.
Özellikle ben, artýk ayakkabýsýz bir bayram geçirmek istemediðimden bir an önce görüp rahatlamak istiyorum.
|
|
Bunlarý Biliyorsunuz
(Mehmet Önder) 7 Mayýs 2011 |
Ýronik |
| |
- Doðal olarak, çalýþa çalýþa, sýnavlarý aþa aþa bir mevkiye gelenlerin halka hizmet ettiðini; torpille, haksýzlýk yaparak gelenlerin halktan hizmet beklediðini
|
|
Seçim Gelir Hoþ Gelir
(Mehmet Önder) 14 Mayýs 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Babaaa! geliyorlar.
Bunlar biraz pintiye penziyor, ellerinde hiç bir þey yok, ama önyargýlý da olmamak gerek. Ne demiþler, “Parayla imanýn kimde olduðu belli olmaz.”
|
|
Veli Toplantýsý
(Mehmet Önder) 28 Mayýs 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ali dönmüþ müdür odasýna, “Hocam ana babadan baþkasý veli olur mu?” Müdür de sinirli mi sinirli “Sokaktan salaðýn birini tut getir!” demiþ. Arkasýndan da uyarmýþ “O kadar da salak olmasýn ha! Laftan anlasýn.” |
|
Siyaseti Býrakýyoruz
(Mehmet Önder) 11 Haziran 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bizim rahmetli siyasetle çok uðraþmýþ; anlaþýlan zarar da görmüþ, “Oðlum büyüyünce siyasete bulaþma” diye öðüt verir dururdu.
Sözünü tuttum, hiç siyasete bulaþmadým. Ýkide birde partilere girip çýkýþým mý? Hep o bana bulaþýyor, o yüzden.
|
|
Bedava Tatil
(Mehmet Önder) 18 Haziran 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Yaz ayaðýný salladý mý, tatil sözcüðü daha bir sevimlilik kazanýr. Yazla tatil kardeþ gibidir. Tatil deyip geçmeyin, çok önemli; yapýlmadan olmaz. Ama, yapýlýnca da þöyle ucuz, huzurlu, keyifli olmasý aranýr.
|
|
Bizim Medya
(Mehmet Önder) 2 Temmuz 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Mediha olay gününe kadar adýndan hiç mi hiç rahatsýz olmamýþtýr. Ha Mediha ha Medya, ne deðiþirdi ki?
|
|
Hortlak Gibi
(Mehmet Önder) 30 Temmuz 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Hüseyin amca, diþlerini göstere göstere “Gördün mü nasýl hortladým!” der gibi alaylý alaylý yüzüme bakýyor. |
|
Eþek Anýrýr Biz Aðlarýz
(Mehmet Önder) 13 Aðustos 2011 |
Aný |
| |
Bilirsiniz, kulaðý duymasýn etmek, diye bir deyim vardýr; satýlacak ya da kurban edilecek hayvanýn yanýnda konuþulmaz. Hayvan anlar da canýna mý kýyarmýþ, yoksa üzüntüsünden mi ölürmüþ bilinmez, sonu iyiye varmazmýþ.
|
|
Bilgisayar Korkusu
(Mehmet Önder) 31 Aralýk 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Daha adýnýn ilk duyulduðu yýllarda ürküntü vermiþtir bana. O zamanlar adý kopitür olan aygýt için, “Olaðanüstü bir þeymiþ, ne sorarsan yanýt verirmiþ, boþu yokmuþ.” diye anlatýrlardý. Yine övünerek bir þey daha anlatýrlardý, bizim aklýevvellerden biri de çýkmýþ, “Ne var ne yok?” demiþ; kompitür ne diyeceðini bilememiþ, infilak etmiþ.
|
|
Yengen Hamile
(Mehmet Önder) 28 Ocak 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
En sonunda bunu da mý yapacaktýn Yaþar usta! Nasýl baþ ederiz? Bunun zýrt pýrt kontrolü var, yeni moda çýktý sezaryeni var, beþiði var bebek odasý var, mamasý var bezi var. Hastalýðý ustalýðý. Bitmedi, altýsýnda okula baþlayacak. Okul giderinin üstüne dersane zorunluluðu var. Üstüne cep telefonu, bilgisayarý. Say babam say… |
|
Memleket Ýhsan Çarper'le Gurur Duyuyor
(Mehmet Önder) 18 Þubat 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Kimi insan çok hayal kurar. Olur olmaz. Hayal dünyasýnda kahraman olur, futbol yýldýzý olur, banka soyguncusu olur; hatta kanatlanýp uçar. Bu onun iç dünyasýdýr. Sakýncasý da yoktur.
Ama bunlarý gerçek yaþamla karýþtýrmamalýdýr.
|
|
Yýldýz Yaðmuru
(Mehmet Önder) 3 Mart 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Küçük bir ilçede yaþýyoruz ya, belediye hoparlöründen yapýlan duyuru, doðal olarak herkesin ilgisini çekti. Gönüllerde yatan aslanlarýn çoðu, kuyruklarýný bir ters yüz edip havalandýrdýlar
|
|
Koltuk Nöbeti
(Mehmet Önder) 24 Mart 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Müdürümüz Tayfun Bey yaþ haddinden emekli olunca yerine yeni müdür geldi. Yeni müdür Ufuk bey hem genç hem de dinamik biri.
|
|
Dedem Keyfi Kýrýnca
(Mehmet Önder) 31 Mart 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bu öykü Güncel Sanat Dergisi'nin düzenlediði 2. Kýsa Öykü Yarýþmasý'nda seçici kurul özel ödülünü paylaþmýþtýr. |
|
Dikizciler
(Mehmet Önder) 21 Nisan 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Asýl saðlam dikizciler, azýlý dikizcilerdir. Halk arasýnda, bunlarýn, nüfus cüzdanlarýndan yurttaþlýk numarasýna bakarken bile yirmi beþ derecelik bir açýyla baktýklarý söylenir. |
|
Bir Çaya Memleket Kurtarýlýr
(Mehmet Önder) 4 Mayýs 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Her ne kadar, “Uzatmayalým, kýsa keselim, vaktim de yok.” gibi ara naðmeler yapsa da çayýný bitirmek bir yana hiç içmiyor, gitmek gerçek gündeminde yok ve susmaya da hiç mi hiç niyeti yok. |
|
Göz Hakký
(Mehmet Önder) 20 Mayýs 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Mahallemizde, bu konuda en hassas insan komþunun oðlu Hasan’dý. Kapýnýn dýþýnda hep beni mi beklerdi bilmem, sokaða adýmýmý atar atmaz görür, “Mehraba!” der siteme baþlardý:
- Göz hakký diye bir þey vardýr, sana öðretmediler mi?
|
|
Bir Uslu Çocuk
(Mehmet Önder) 8 Haziran 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Üçüncü kiþi arka koltukta. Beþ altý yaþlarýnda bir oðlan çocuðu. Öylece sessiz sessiz yolculuk yapýyor. Uslu bir çocuk anlaþýlan. |
|
Kýrkaltýlýk
(Mehmet Önder) 23 Haziran 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Yalnýz boyacý ustasý da tedirgin, eniþteye soruyor:
- Kayýnbiraderin dönüp gelmez deðil mi?
- ?
|
|
Yapýlacak Hizmet Aranýyor
(Mehmet Önder) 18 Aðustos 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bizim kasabaya bilinen tarihte ilk kez bir bakan gelecek. Koskoca bakan bir memlekete neden gelir? Bal gibi hizmet için; yoksa gelmesine gerek kalmaz. |
|
Ýyisi Olmasýn
(Mehmet Önder) 23 Aralýk 2012 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Kýz “Peki” dedi. Tam kapýdan çýkacaktý ki, Ahmet Bey “Aman ha! iyisinden olmasýn” diye ekledi. |
|
Bizim Kýling
(Mehmet Önder) 23 Þubat 2013 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Bastýracaksýn bunlara 726 lira, 32 kuruþ cezayý, bak bir daha milleti rahatsýz ediyorlar mý! |
|
Hocaefendinin Selamý Var
(Mehmet Önder) 30 Mart 2013 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Þükran teyzenin tarif ettiði yere yaklaþýrken, bir yandan da çatýlardaki, balkonlardaki çanak antenleri gözetlemeðe baþladým: Tek çanak, tek çanak, bu da tek çanak; hah çift çanak, Hocaefendinin evi burasý olmalý.
|
|
Týkýrt
(Mehmet Önder) 21 Haziran 2013 |
Gülmece (Mizah) |
| |
NOT: Bu kýsa öykü 31 Mayýs 2013'ten çok önce yazýlmýþtýr. Son tümceyi okumayýnýz. |
|
Korku
(Mehmet Önder) 28 Aðustos 2013 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bir partiden ilçe baþkanlýðýna aday olacaðýmýz tuttu. Kaptýk delege listesini, o köy senin bu kasaba benim dolaþýyoruz. Sözümona delege avlýyoruz. |
|
Boyun Yetmez
(Mehmet Önder) 14 Ekim 2013 |
Gülmece (Mizah) |
| |
- Teyzeciðim artýk içeri girsek.
- Haa içeri dedin de, Mukaddes'in oðlu Ferudun içeri girmiþ geçende.
- Ne yapmýþ, birþey mi çalmýþ?
- Yok yok, öyle þey yapmaz o. Yalnýz oldum olasý biraz anarþist derler.
|
|
Tomadantello
(Mehmet Önder) 4 Aralýk 2013 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bir gün böyle eylemleri daðýtmak için Toma diye bir araç icadedildiðini duydu. Durur mu? |
|
Söyleyiver
(Mehmet Önder) 13 Mart 2014 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bir gün kolumda bir acýyla uyandým; baktým bir çukur, üstelik morarmýþ bir çukur. Aðrý tüm þiddetiyle omzumdan baþlýyor |
|
Amorti
(Mehmet Önder) 7 Haziran 2014 |
Gülmece (Mizah) |
| |
-Amorti var mý amorti? Yoksa, gerisine bakmana bile gerek yok, at çöpe gitsin! |
|
Sayýklama
(Mehmet Önder) 22 Eylül 2014 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ýçinden bir "Hýýýmm!" dedi Harun. "Bu tüketim çýlgýnlýðýndan sayýklayarak çýkacaðýz anlaþýlan." diye de ekledi yine içinden. |
|
Seçmen Ýsterse
(Mehmet Önder) 20 Temmuz 2015 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Ýkide birde de baþkaným, diyor. Bunlar benim belediye baþkanlýðýna aday adayý olduðumu öðrenmiþ olmasýnlar! Öyle ya, felaket geliyorum, demez.
|
|
Hükümet Yýkýldý
(Mehmet Önder) 21 Haziran 2016 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Kuru sezbzeci de her þeyi Perinçek’ten biliyor:
-Kapýsýna dört kilit birden vurdular, o da yetmedi. Namussuz, içerden içerden yýktý güzelim hökûmatý!
|
|
Döve Döve Demokrasi
(Mehmet Önder) 19 Kasým 2016 |
Gülmece (Mizah) |
| |
-Ablam sen döverken öldü zaten!
-Ýftirayý býrak, o oðlanla ayný merdivenden inip çýkan ben miydim? Çoluðun çocuðun namusunu korumayacak mýyýz?
|
|
|
ÝTÝRAFIMDIR
En çok ben sattým. Evet evet, ben sattým! Suç ortaðým Fatma teyzeyle birlikte gerçekleþtirdik bu yüz kýzartýcý eylemi.
Memleketin küffara peþkeþ çekilmesinden bahsediyorum. Çocukluk deyin, akýlsýz baþ deyin; oldu bir kez. Hani kendisine ait olmayan bir þeyi hak etmeden yiyen pisboðazlar için “Kazýk çakarým ben o gýrtlaða !” derler ya, ben kendi gýrtlaðýma kazýk çakamadým, yedim ha yedim.
…
Ýþte kýrk yýl sonra itiraf ediyorum.
Ýlkokula henüz baþlamýþtýk. Köy okulunun sað yayýndaki tek katlý yapýlar aþodasý olarak kullanýlýyordu. Burada her gün peynirli börekler piþirilir, süt tozundan yapýlmýþ süt kaynatýlýrdý. Sonra ilk ders ile ikinci dersin arasýndaki teneffüs uzun tutulur, öðrencilere sýcak sýcak börek ve sütle kahvaltý yaptýrýlýrdý.
Bu yiyecekler okuma þevkimizi arttýrýr, okulu sevmeyenlerde bile okula gitme isteði uyandýrýrdý.
…
Böreðin sütün baþýnda kapý komþumuz Fatma teyze vardý. Fatma teyze komþu çocuðu olduðum için beni gözletir, ne yapar eder elime ikinci bir börek tutuþtururdu. Bu benim ömrümde ilk ve son kayrýlmýþlýðýmdýr diyebilirim. Ýkinci böreði de, yerden göðe kadar hak etmiþim gibi kimseye belli etmeden kývýrýr yerdim.
Bu yiyeceklerin içeceklerin, memleketimizi elimizden almak için yem olarak gönderildiðini hiç mi hiç düþünemezdim o yaþlarda.
…
Aradan neredeyse kýrk yýl geçti. Artýk içimi kemiren bu sýrla yaþayamayacaðým.
Bizim köyün bütün öðrencileri, memleketi hep birlikte sattýk. Ama ben iki misli sattým. Suç ortaðým Fatma teyzedir.
Ýtiraf ediyorum!
Mehmet Önder
|
|